Ahmak davasında flaş gelişme. AKP’li vekilin sözleri CHP’yi harekete geçirdi

Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla açılan ve hakkında siyasi yasak ile hapis cezası istenen “ahmak davası” için harekete geçti.

Ekrem İmamoğlu’nun 29 Ekim paylaşımı büyük ilgi gördü

‘Seçimlerde İmamoğlu’nun karşısına Mansur Yavaş çıkar’. AKP’li Şamil Tayyar açıkladı

Kamuoyunda “ahmak davası” olarak bilinen davanın, hâkimi değiştirilmişti. Geçtiğimiz İBB Meclis oturumunda AK Parti Grup Sözcüsü Faruk Gökkuş’un “İzah edeceğim, neden Samsun’a sürdüğümüzü de izah edeceğim” şeklindeki sözleri üzerine CHP yeni bir adım attı.

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ve CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Turan Taşkın Özer, yarın HSK’ye başvuracak.

Mevzuata ve ilke kararnamelerine aykırı olarak görev yeri değiştirilen Hâkim Hüseyin Zengin’in atamasını yapan HSK Birinci Dairesi üyeleri hakkında inceleme ve soruşturma yapılmasını isteyecek.

“AHMAK DAVASI” SÜRECİ NASIL İŞLEDİ?

Ekrem İmamoğlu hakkında, 31 Mart 2019 seçimlerinin YSK tarafından iptal edilmesi sonrasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya verdiği cevap sonucu Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla dava açılmıştı.

İmamoğlu Erdoğan’ı kendi silahıyla vuracak! ‘Ahmak Davası’nı derinden etkileyecek resmi belge…

İmamoğlu, Ahmak Davası için mahkemeye başvurdu: Darbe girişimidir

İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yaptığı bir konuşmada, isim vermeden kendisine yönelik “Avrupa’ya giderek Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” sözlerine bir gazetecinin sorusu üzerine yanıt vermişti. “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa’da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır. Önce ona bir odaklansın” ifadelerini kullanan İmamoğlu hakkında YSK’nın o dönemki başkanı Sadi Güven, kendisi ve görevdeki kurul üyelerine hakaret edildiği iddiasıyla şikâyette bulunmuştu.

Şikâyet üzerine İmamoğlu hakkında dava açılmış, İmamoğlu’na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı alınmıştı.

Dava, son iki yıldır Yargıtay’ın bir alt basamağı İstinaf Mahkemesi’nde görülmeyi sürdürüyor.

Financial Times: Milyarderlerin ABD Seçimlerine Yönelik Stratejileri Nedir?

Bilinçli Milyarderler ABD Başkanlık Seçimini Etkileyebilir

Amerikan başkanlık seçimlerinde az sayıdaki milyarder, yüz milyonlarca doları adaylarını desteklemek için harcayarak seçimin sonucunu belirleyebilir. Kamala Harris ve Donald Trump, seçimin son günlerinde neredeyse eşit puanlarla yarışırken, seçim en pahalı olanlar arasında yer alması bekleniyor. Adaylar ve müttefik gruplar, Ekim ortasına gelindiğinde toplamda 3.8 milyar doların üzerinde bağış toplamış durumda.

Financial Times tarafından yapılan bir kampanya finansmanı analizi, milyarderlerin bu seçim döneminde toplanan toplam paranın yaklaşık %18’i olan en az 695 milyon dolar bağışladığını ortaya koydu. Trump, kampanyası ve müttefik gruplar aracılığıyla toplanan fonların yaklaşık üçte biri milyarderlerden gelirken, Harris destekli gruplar için bu oran yaklaşık %6 seviyesinde.

Ocak 2023’ten Ekim 2024 ortasına kadar olan dönemde, Joe Biden ve Harris destekli gruplar, pro-Trump gruplardan 2.2 milyar dolara karşılık 1.7 milyar dolar toplayarak üstünlük sağladı. Forbes tarafından derlenen yaklaşık 800 ABD milyarderinden en az 144’ünün 2024 seçimlerini etkilemek için servetlerini kullandığı belirlendi.

Bu rakamlar, 2010 yılında Citizens United vs Federal Election Commission davasının ardından ABD siyasetine giren nakit miktarındaki büyük artışı vurguluyor. Bu dava, bireylerin resmi kampanyalardan bağımsız olan süper siyasi eylem gruplarına (süper PAC’ler) sınırsız bağış yapmasına olanak tanıdı. Kampanya kayıtları, bazı kar amacı gütmeyen kuruluşlara yapılan bağışların kimliklerini gizlediği için zengin bağışçıların toplam topladıkları parayı küçümsüyor olabilir. Microsoft kurucu ortağı Bill Gates, New York Times’a yaptığı özel açıklamaya göre, pro-Harris bir kar amacı gütmeyen kuruluşa 50 milyon dolar bağışladığını belirtti, ancak bu rakam henüz herhangi bir kamu finansal açıklamasında yer almadı.

Harris Destekçileri

Harris’in finansmanının yaklaşık 127 milyon doları, milyarderlerden gelen bağışlarla sağlandı. Bu miktar, Trump’ın milyarder destek oranından oldukça düşük. Harris destekçileri arasında şunlar bulunuyor:

  • Dustin Moskovitz: Facebook’ın kurucularından olan Moskovitz, Future Forward adlı pro-Harris süper PAC’ine 38 milyon dolar ve diğer pro-Harris gruplara 1 milyon doların üzerinde bağış yaptı. Forbes’a göre, 15 milyar dolar net servete sahip olan Moskovitz, Trump destekçisi Tesla CEO’su Elon Musk’ın eleştirmenlerinden biri olarak biliniyor.
  • Reid Hoffman: LinkedIn’in kurucu ortağı Hoffman, Future Forward’a 10 milyon dolar ve Republican Accountability PAC’e 6 milyon dolar bağışladı. Forbes’a göre, 2.5 milyar dolar net servete sahip olan Hoffman, Trump’ın ekonomik planlarını enflasyonist olarak değerlendiriyor ve eski destekçilerin Trump’ın iş dünyasını hedef alacağı uyarısında bulunuyor.
  • Michael Bloomberg: Eski New York belediye başkanı Bloomberg, Forbes’a göre 104 milyar doların üzerinde bir servete sahip. Bloomberg, 2019’da Trump’ın “tavırını”, “stilini” ve “mütevazılığını” eleştirerek başkanlık kampanyasına 1 milyar dolar harcadı ve ardından Biden’ın zaferine destek olmak için milyonlarca dolar daha bağış yaptı.

Trump Destekçileri

Pro-Trump gruplar, milyarderlerden en az 568 milyon dolar, yani toplam kampanya fonlarının yaklaşık %34’ünü aldı. Bu bağışların yaklaşık 432 milyon doları sadece dört donörden geldi. Trump destekçileri arasında öne çıkanlar şunlar:

  • Tim Mellon: Make America Great Again Inc adlı süper PAC’a 150 milyon dolar bağışladı. Forbes’a göre, 82 yaşındaki Mellon, Amerikan bankacılık hanedanının bir üyesi olup Trump’ın en büyük bağışçılarından biri olarak biliniyor.
  • Elon Musk: Dünyanın en zengin insanı Musk, pro-Trump America PAC’a Ekim ortasına kadar 118 milyon doların üzerinde bağış yaptı. Musk, destekçilerin bağışlarını yasal limit olan 924.600 dolara kadar eşleştireceğini belirtti. Ayrıca, swing eyaletlerinde seçmenlere 47 dolar ödeyerek ve bazı kişilere 1 milyon dolar vererek kampanyaya destek verdi.
  • Miriam Adelson: İsrailli-Amerikalı Adelson, pro-Trump Preserve America PAC’a 100 milyon doların üzerinde bağış yaptı. Forbes’a göre, 34 milyar doların üzerinde servete sahip olan Adelson, Las Vegas Sands casino ve Dallas Mavericks basketbol takımının sahibi olarak biliniyor.
  • Liz ve Dick Uihlein: Uline nakliye ve paketleme şirketinin kurucuları Liz ve Dick Uihlein, pro-Trump Restoration PAC’a yaklaşık 70 milyon dolar ve Maga Inc’e 10 milyon dolar bağışladı. Liz Uihlein, Trump’ı desteklemesine rağmen, Florida valisi Ron DeSantis’in 2028’de tekrar aday olmasını umut ettiğini belirtti.

Bu veriler, ABD siyasetinde milyarderlerin rolünün ne denli büyük olduğunu ve seçim sonuçlarını belirlemede önemli bir faktör haline geldiklerini göstermektedir.

Biden Gürcistan’daki seçim sorunları için soruşturma çağrısında bulundu

ABD Başkanı Joe Biden, Gürcistan’daki parlamento seçimlerinin ardından ülkedeki demokrasinin durumu hakkında derin endişesini dile getirdi. Biden, 26 Ekim’de gerçekleşen seçimlerde kaynakların kötüye kullanımı, zorlama ve seçmen sindirme örneklerini vurgulayarak kapsamlı bir soruşturma yapılması gerektiğini belirtti.

Resmi sonuçlara göre, şu anda iktidarda olan Gürcü Rüyası partisi Cumartesi günü oyların yaklaşık %54’ünü aldı. Ancak, Batı yanlısı muhalefet partileri ve Gürcistan devlet başkanı tarafından seçimlerde hile yapıldığı iddiaları ortaya atıldı. Bu iddialara yanıt olarak, merkezi seçim komisyonu bugün oy verme merkezlerinin yaklaşık %14’ünde yeniden sayım yapılacağını duyurdu.

Avrupa Birliği, NATO ve ABD, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ve diğer kuruluşlardan gelen gözlemciler tarafından bildirilen seçim düzensizlikleriyle ilgili kapsamlı bir soruşturma yapılması çağrısında bulundu.

Başkan Biden, Beyaz Saray’dan yapılan bir açıklamada, “Ülkenin son zamanlardaki demokratik gerilemesinden derin endişe duyuyorum” dedi. Gürcistan hükümetini, iddia edilen tüm seçim düzensizliklerini şeffaf bir şekilde soruşturmaya ve toplanma ve ifade özgürlüklerini kısıtlayan mevzuatı geri çevirmeye çağırdı.

Batılı hükümetler, Gürcistan’ın Avrupa entegrasyonundan uzaklaşarak Moskova ile daha yakın ilişkilere yöneldiği görünen değişim konusundaki endişelerini dile getirdi. Bu değişim, Gürcistan’ın Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana otuz yılı aşkın süredir bağımsız bir devlet olması nedeniyle önemli bir ilgi noktası olarak görülüyor. Seçim uygulamalarına ilişkin soruşturma, bölgede demokratik bütünlüğü korumak için kritik bir önlem olarak değerlendiriliyor.

Reuters bu habere katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bitcoin’de (BTC) kısa vadeye dikkat: Volatilite artacak

Yaklaşan ABD başkanlık seçimleri ile birlikte Bitcoin’in (BTC) kısa vadede hareketleri tehlike yaratabilir.

DeFi türev platformu Derive’ın verilerine göre, Bitcoin yatırımcıları 5 Kasım’da yapılacak ABD seçimleri yaklaşırken artan volatiliteye hazırlanıyor. Fiyat dalgalanmalarının yüzde 20’ye kadar çıkabileceği tahmin ediliyor.

29 Ekim’de Bitcoin 70.000 dolar seviyesini kısa süreliğine aşarak Haziran ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. CoinGecko verilerine göre, varlık gün içinde yüzde 5’in üzerinde artış göstererek 71.200 dolara kadar yükseldi. Derive kurucusu Nick Forster Forster, “Opsiyonların büyük çoğunluğunun satıldığını görmek, yatırımcıların stratejik olarak alım yaptığını gösteriyor. 80.000 dolar hedefi, Bitcoin için kritik bir dönüm noktası olabilir” dedi.

Kripto piyasası ABD başkanlık seçimlerine odaklandı

Son 24 saat içinde satılan opsiyonların yüzde 47’si call opsiyonu olurken, yatırımcılar seçimlere bağlı volatilite nedeniyle yükselen primlerden yararlanmaya çalıştı. Farklı vadelerdeki volatilite kalıpları, yatırımcıların önümüzdeki hafta dalgalı bir seyir beklediğini, ancak fiyatın hangi yöne gideceğinden emin olmadıklarını gösteriyor.

ABD’li seçmenler, Başkan Yardımcısı Kamala Harris ile eski Başkan Donald Trump arasında kıyasıya geçen seçim için sandık başına gidecek. Trump, kampanyası sırasında kripto para piyasasına yönelik daha net düzenlemeler getirme sözü verdi.

Kısa vadeli volatilitenin uzun vadeli volatiliteyi aşması, özellikle seçim haftasında ani dalgalanmalar beklenmesine yol açıyor. Forster, ABD seçimlerinin Bitcoin fiyatı üzerinde hemen etkiler yaratabileceğini ve olaylar geliştikçe sert hareketlerin yaşanabileceğini ifade etti.

Seçim haftasında Bitcoin’de (BTC) volatilite artabilir

Yedi gün içinde sona erecek opsiyonlarda volatilite artışı, piyasanın ekonomik ve siyasi haber akışına daha hassas hale geldiğini gösteriyor. Forster, “Bitcoin’in seçim günü yüzde 10’dan fazla hareket etme ihtimali üçte bir, yüzde 20’lik dalgalanma ihtimali ise yüzde 5” dedi. Bu tahminler, seçim sonuçlarına bağlı olarak önemli fiyat hareketlerinin yaşanabileceğine işaret ediyor. Forster, seçim öncesi opsiyon maliyetlerinin artmasının yatırımcıların korunma stratejileri geliştirdiğine işaret ettiğini söyledi. 

AK Partili Hamza Dağ’dan CHP’li İzmir Belediyesi’ne tepki: Seçmen size sarı kartı verdi kırmızıya da az kaldı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, İzmir’in 31 Mart seçimlerinde CHP’ye sarı kart verdiğini belirterek, “Kırmızı karta da az kaldı” dedi.

İzmir’de AK Parti Karabağlar 6. Olağan İlçe Kongresi, Karabağlar Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirildi.

“İzmir’de duyacağınız ses Türkiye’nin her yerinden duyulacak”

Kongrede konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Geçen 23 yılda AK Parti samimiyet ve güven oldu. AK Parti umut, icraat, gelecek oldu. Milletimiz karşılaştığı her zorluğu, AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan ile aşabileceğini düşünmektedir. Bir yerel seçimi geride bıraktık. Her yerel seçimden sonra bir hesaplaşma yapıyoruz. Bir İzmir söz vermiştik, o sözü yerine getirdik. Cumhurbaşkanımız bize görevi söylediğinde, ben kendilerine ‘İzmir’i biliyorum, işimizin zor olduğunu da biliyorum. Size iddialı sözler söyleyemeyeceğim ama İzmir’de duyacağınız ses Türkiye’nin her yerinden duyulacak. Burayı kendi kalesi gibi görülen şehirde herkes panik içinde burada belediyeyi kaybetmemek için canhıraş bir şekilde çalışma yaptılar. Yalana ve dezenformasyona da sonuna kadar başvurdular” dedi.

“Vaatleri unutulsun diye bekliyorlar”

Seçim döneminde Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) kendi vaatlerinin çok üstünde vaatler sunduğunun altını çizen Dağ, “Vaatleri unutulsun diye bekliyorlar. İlk defa hizmet, icraat konuşmaya başladılar. 6 aylık dönemde 180 günde eylem planları vardı. Bir adım dahi atmış değiller. Türkiye’nin en merkezi semti Alsancak’ta bir yağmur yağdığında 2 gencimizi kaybettik. ‘Ben büyükşehir belediye başkanlığına talip değilim, ben bu şehrin şehr-i emirine talibim’ dedim” diye konuştu.

“İzmir ilk defa Türkiye’deki mesajdan ayrışmıştır”

“İzmir’de sürekli olarak ya memur ya işçi eylemi oluyor” diyen Hamza Dağ, “Ben bugüne kadar en az 4 tane köprülü kavşağı, battı çıktıyı hayata geçirmiş olacaktım. Karabağlar’da 119 bin CHP, 112 bin AK Parti oy almış. İlçede 120 bin CHP, 105 bin biz almışız. 300 bin seçmenin olduğu bir ilçede aramızdaki fark 7 bin. Eksikliklerimizi tamamlayacağız. Mesaj nettir ve İzmir ilk defa Türkiye’deki mesajdan ayrışmıştır. İzmir Körfezi için, ‘Yüzecek bir Körfez değil ama turkuaz bir Körfez’e bakacağınızı vaat ediyorum’ dedim. 6 ayda en azından Çiğli Arıtma Tesisi’nde 4. fazın borçlanmasını tamamlamıştık. Hala o işi bitiremediniz. 100 bin metreküp kirli suyu Körfez’e deşarj yapıyorsunuz. Yağmur suyu ile kanalizasyon suyunu ayrıştırma için Dünya Bankası’ndan kredi çıkardık ama onun ihalesini yapamadınız” şeklinde konuştu.

“İzmir 31 Mart seçimlerinde CHP’ye sarı kart vermiştir”

“Körfez’e deşarj hala devam ediyor, önce onu durdurun” diyen Dağ, sözlerine şöyle devam etti:

“Konak Tüneli yapacağız dedik eylemler, Çeşme Projesi’ni iptal ettirdiniz, bunu havalimanında yaşadık. Çeşme’de, Urla’daki konutlarında hayatlarından memnun oldukları için İzmir’in her durumda oy verdikleri, hizmet olmadığında da bunu hükümete atma konforuna sahip oldukları için konfordan vazgeçmiyorlar. Bu kısır döngü yıllardır böyle devam ediyor. Hizmeti getirir gibi bir şey yapıyorlar, sonra hamle yapıldığında bel altında vurmaya kadar her şeyi yapıyorlar. Sonra da hizmet getirmiyorsunuz diyorlar, kardeşim getiriyoruz. Hadi gelin şunu yapalım diyoruz. Hem hizmeti getirme, engel ol hem de İzmir bize oy veriyor söylemleri üzerinde sörf yapmak. İzmirliler, yerel seçimlerde size sarı kart gösterdi. Ben sandık sandık bize oy vermeyen, bu seçimde veren CHP’li seçmenleri çıkarttım. İzmirli sarı kartı verdi, kırmızı karta da az kaldı. ‘AKP İzmir’i teslim almak istiyor’ demiş. Bu çok talihsiz bir konuşma. İzmir 9 Eylül’de teslim alındı, o dönem de Müslüman Türk yurduydu, bundan sonra da kalmaya devam edecek.”

“İzmir Körfezi vaatlerimiz arasındaydı”

İzmir Körfezi’nin kendi vaatleri arasında bulunduğuna işaret eden Hamza Dağ, “Proje tanıtım toplantısında net bir şekilde söylediğimi hatırlıyorum. ‘Size yüzülecek körfez vaat etmiyorum ama Kordon’da Karşıyaka’da Güzelyalı’da çiğdem çitlerken turkuaz bir körfeze bakma vaat ediyorum’ dedim. 700 bin metreküp arıtılacak su Çiğli Artırma Tesisi’ne geliyor. Biz dördüncü fazın borçlanmasını, Soyer döneminde tamamlamıştık ama bu bitmedi. Bitmediği için her gün 100 bin metreküp suyu Körfez’e deşarj ediyorsunuz. Önce Körfez’i kirletmeyi durdurun dedik, CHP’li arkadaşlar rahatsız olmuş. CHP’li siyasetçileri İzmirli hemşehrilerime, İzmirli siyasetçi olarak şikayet ediyorum” dedi.

“İzmir’i İstanbul’un 40’ıncı ilçesi yapacaklar”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde gerçekleştirilen atamalarla ilgili de konuşan Hamza Dağ, “İzmir’i İstanbul’a teslim etmeye karar vermişler. İzmir’i İstanbul’un 40’ıncı ilçesi yapma yolunda adım attılar. Acaba İstanbul’un rantını bitirip İzmir’e adıma atmaya mı karar vermiş durumda? Eşsiz İzmir’in eşsiz insanları bu şehri İstanbul’a teslim etmenize karşı duracağız. Karşınızda Hamza Dağ’a oy veren İzmirliyi bulacaksınız. Sadece bize oy verenler değil, büyükşehir, ilçe meclisimiz, teşkilatımız burada. Yapacak olduğunuz yanlışlık olursa İzmirliye şikayet etmeye, o da olmazsa yargıya başvuracağız. Yılmadan, yorulmadan, usanmadan, bıkmadan çalışmaya devam. Çünkü AK Parti umudun adıdır, AK Parti geleceğin adıdır, AK Parti hizmetin adıdır, AK Parti icraatın adıdır. Adı olmaya devam edecektir” açıklamalarında bulundu.

Hamda Dağ, son olarak kongrenin hayırlara vesile olmasını diledi.

Bursalı’dan ‘birlik, beraberlik, başarı’ vurgusu

AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı ise, “Birlik, beraberlik, başarı. Bu 3 B’yi ne güzel formüle etmiş, AK Parti’nin formülü işte bu. Bugün bu salonda yenilenme, tazelenme, yola devam yönünde yola çıkıyoruz. Siyaset ekip işi, vefakar ve cefakar teşkilatımızla bugünlere geldik. Buradan güç birliğiyle çıkacağımıza olan inancım tam. Hayallerimiz büyük, inancımız tam. Durmak yok, yola devam” diye konuştu.

AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı

“İzmir Türkiye’nin demokr
asi burcudur”

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı da, “İzmir, Türkiye’nin demokrasi burcudur. AK Parti İzmir teşkilatları ise bu demokrasi burcunun siyaset tepesinde dalgalanan şanlı bir sancaktır. Bizim kongrelerimiz demokrasi şölenleridir. Başkalarının kongrelerindeki gibi sandalyeler, yumruklar havada uçuşmaz. Bizim kongrelerimizde Türkiye’nin yeni rotası çizilirken omuz omuza yürünecek yollar için söz verilir. Bu sözler kalplere nakşedilir ve yol arkadaşlığı devam eder. Çünkü AK Parti bizim için tek başına politik bir anlam taşımaktan ötedir” ifadelerine yer verdi.

Kongrenin Karabağlar’a hayırlı olmasını dileyen Saygılı, güven tazeleyerek görevine devam edecek olan İlçe Başkanı Hüseyin Uzun’a muvaffakiyetler dilediğini ifade etti.

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı

“CHP’liler milletin verdiği desteği bilemedi”

Konuşmasına hayatını kaybeden eski AK Parti Karabağlar Gençlik Kolları Başkanı Emre Küçük’ü anarak başlayan İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, şu sözlere yer verdi:

“Seçimlerde Cumhurbaşkanımızı yeniden başkan seçtik ve partimizi yeniden iktidar yaptık. Seçimde bazı mesajlar aldık ve bu mesajlar üzerine çok yoğun çalışmaya başladık. 6 aydır 31 Mart seçim sonuçlarını değerlendiriyoruz. Anketlerimizde partimiz 1. sırada. En yüksek teveccühle yoluna devam ediyor. CHP’liler milletimizin kendilerine verdiği yoğun desteği, 6 ayda bilemediler.”

İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan

“Körfez’deki koku CHP’nin beceriksizliğinin kokusu”

CHP’ye yönelik “6 ayda görevi teslim aldığınız eski başkanlardan daha kötü bu şehri yönetebileceğinizi ispatladınız” diyen İnan, “İzmir Körfezi’nde derin bir koku geliyor. Bu koku 25 senelik CHP beceriksizliğinin kokusudur. Bu koku bu şehre yapılan ihanetin kokusudur. Bu koku riyakarsızlıklarının, samimiyetsizliklerinin ve İzmir’e söylemiş oldukları yalanların kokusudur” dedi. İnan, son olarak kongrenin ülkeye hayırlar getirmesini diledi.

Divan Kurulu Başkanlığını 26. ve 27. Dönem Milletvekili, Ege Bölge Koordinatörü Ahmet Sami Ceylan’ın yaptığı kongrede tek aday olan Hüseyin Uzun, güven tazeleyerek yeniden başkan seçildi. Kongreye AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan ve AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, MKYK Üyesi Dilek Yıldız Büyükdağ, İl Kadın Kolları Başkanı Emel Dalkıran ve teşkilat mensupları katıldı.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken: Venezuela’daki seçimleri Maduro değil muhalefet adayı Gonzalez kazandı

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, yaptığı yazılı açıklamada, “Tüm ispatlar ışığında, ABD ve muhakkak ki Venezuela halkının birden fazla, 28 Temmuz’daki devlet başkanı seçimini açık ara kazananın Gonzalez olduğuna inanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

ABD’nin, mevcut Devlet Başkanı Nicolas Maduro‘nun muhalefete yönelik tezlerini reddettiğini belirten Blinken, “Maduro ve temsilcilerinin Gonzalez dahil olmak üzere muhalefet önderlerini gözaltına alma tehditleri iktidarı korumak için demokratik olmayan bir teşebbüstür.” sözünü kullandı.

Blinken, Gonzalez’i “başarılı kampanyası” için kutladığını kaydederek, Venezuela’da demokratik normların tekrar tesis edilmesi sürecini desteklediklerini vurguladı.

Venezuela Ulusal Seçim Kurulunun (CNE) açıkladığı seçim sonuçlarının “kusurlu” olduğunu ve Venezuela halkının iradesini yansıtmadığını savunan Blinken, CNE’nin data yahut oy sayım çizelgelerini yayımlamadığına dikkati çekti.

Bu ortada, Maduro son yaptığı açıklamada, Gonzalez ve muhalif önder Maria Corina Machado‘ya reaksiyon göstererek, “Bir vatandaş olarak bana fikrimi soracak olursanız, size bu insanların (Gonzalez ve Machado) sebep oldukları kabahatler nedeniyle parmaklıklar arkasında olması gerektiğini söylerim. Venezuela’da adaletin sağlanması gerektiğini söz ederim.” demişti.

Venezuela’daki seçimler

Venezuela’da 28 Temmuz’da devlet başkanı seçimleri düzenlenmişti. Venezuela Seçim Kurulunun açıkladığı sonuçlara nazaran, Nicolas Maduro yüzde 51,20 ile devlet başkanı seçimini 3. kez kazanmıştı.

Seçimlerin tamamlanmasının akabinde 29 Temmuz’da açıklama yapan muhalefet, Ulusal Seçim Kurulu datalarının gerçek olmadığını ve sonuçlara hile karıştığını öne sürmüştü.

Seçim sonuçlarının hileli olduğu gerekçesiyle düzenlenen protestolarda güvenlik güçleri ile göstericiler ortasında çıkan olaylarda şimdiye kadar biri asker 17 kişi hayatını kaybetmişti.

Prizmabet giriş: Prof. Polsky’den Bloomberg HT’ye özel açıklamalar: ABD seçiminde halkın yüzde 10’u şimdi kararını vermedi

ZEYNEP BAYAR

Bloomberg HT’ye konuk olan The City Univesity of New York (CUNY), Hunter College’dan Profesör Dr. Andrew J. Polsky, ABD başkanlık seçimlerinin iki büyük adayı olan Kamala Harris ve Donald Trump’ın seçimi kazanma ihtimallerini kıymetlendirdi.

Polsky, Harris’in şu ana kadar medya ve halk tarafından epeyce yeterli karşılandığını söyledi. Liberallerin, Biden’ın tersine yarışta farklı bir adayın olmasından mutlu olduklarını aktaran Polsky, “Muhafazakârlar, Biden’ı zayıf ve savunmasız bir aday olarak görüyorlardı. Hasebiyle üzgün olduklarını düşünüyorum. Bu yüzden tüm siyasi kampanya stratejilerini yeni bir aday için tekrar değiştirmeleri gerekecek.” dedi.

Polsky, Harris’e yöneltilen en önemli tenkitleri de yorumladı. Harris’in seçim yarışında Biden’ın tesirli ve başarılı olduğu alanları benimsediğini kaydeden Polsky, Harris’in adaylık yarışında güçlü olacağı alanlardan birinin Kovid-19 salgınına verilen karşılık olduğunu söyledi. Polsky, Harris’in avantaj sağlayacağı ikinci alanın ise Biden’ın salgın sonrası ekonomiyi süratle toparlaması olduğunu belirtti. “Biden’ın vazifeye geldiği birinci devirde enflasyon çok yüksekti ve büyük ölçüde düşüş gerçekleşti” diyen Polsky bu durumun Harris’e avantaj sağlayacağını kaydetti.

Harris’in, Biden’ın idaresi altında ortaya çıkan problemlerin başarısızlığı nedeniyle eleştirileceğini söyleyen Polsky, “Dünyanın birçok yerinde olduğu üzere biz de enflasyonist bir ortam yaşadık. Beşerler yüksek fiyatlardan mutlu değil. Bunun birçok seçmeni mutsuz ettiğini düşünüyorum.” dedi.

“Harris göçmenlik meselesinde sonu ziyaret etmedi”

Biden idaresinin ABD’de güney hududundaki göç sıkıntılarına karşılık vermede çok yavaş olduğunu kaydeden Polsky, şu tabirleri kullandı:

“Biden’ın başkanlığının birinci birkaç yılında, evraksız hudut geçişlerinde değerli bir artış oldu. Bu o kadar büyüktü ki, temelde hudut boyunca kimi eyaletlerde göçmenler otobüslere bindirip ülkenin diğer yerlerindeki kentlere gönderilmeye başlandı. Bu durum daha geniş bir ulusal göç sorunu haline geldi. Sonunda, Biden idaresi bunun bir sorun olduğunu fark etti, lakin sorunun epeyce geç bir kademesinde dâhil oldular. Harris sonu ziyaret etmedi ve bunun gerekli olmadığını tez etti.”

Cumhuriyetçilerin Harris’i nasıl eleştireceklerini hala bilmediğini belirten Polsky, Harris’in cinsiyeti ve ırkı nedeniyle kelamlı tenkitlere uğrayacağını söyledi. Polsky, “Özellikle Trump, liderlik konumlarındaki bayanlarla başa çıkmakta her vakit zorluk çekti. Bence bu bahiste bilhassa makûs davranıyor.” sözlerini kullandı.

Polsky, seçim yarışının Amerikan halkının yüzde 10’u tarafından belirleneceğinin altını çizerek, “Halkın yüzde 10’u şimdi kararını vermedi. Harris hakkında şimdi fazla bir şey bilinmiyor zira o kadar da görünür değildi.” dedi.

“Trump’a yönelik suikast teşebbüsünün seçim sonuçlarına çok fazla tesiri olmaz”

Polsky eski ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik suikast teşebbüsünün seçmen davranışlarını nasıl etkileyeceğine dair de değerlendirmelerde bulundu. Gerçekleşen suikast teşebbüsünün nitekim şok edici bir durum olduğunu söyleyen Polsky, bu durumun seçim sonuçlarına çok fazla tesiri olacağını sanmadığını ve anketlerin bunu göstermediğini belirtti. “Bence bu noktada birçok insan suikasta verilen yansıyı unutmuştur.” diyen Polsky, suikast teşebbüsünün araştırılacağını lakin Harris’i etkileyecek bir sonucunun olmayacağını söyledi.

Trump’ın tekrardan ABD başkanı olmasının Amerikan siyaseti ve toplumu için değerini pahalandıran Polsky, şu sözleri kullandı:

“Trump muhafazacı bir yapıya sahip. NATO’ya inanmıyor. Bu alanlarda ne kadar iş yapacağı açık bir soru işareti. Lider seçilirse Ukrayna’yı desteklemeyecektir.

Gümrük vergisi getirmekten bahsetti. Hami tarifeler, çağdaş dünyada benimsenmesi gereken çok tuhaf bir ekonomik siyasettir. Tarifeler konusunda ciddiyse birçok Amerikalı için fiyatlar artacaktır. Aslında bunu hakikaten yapmayı planladığından emin değilim. Trump’ın neyi uygulayacağını bilmek ekseriyetle zordur.

Trump’ın büsbütün farklı olduğunu gösterdiği bir öbür mevzu da ABD’nin ulusal borç büyüklüğüdür. Vazifeye birinci geldiğinde ülkenin ulusal borcunu kıymetli ölçüde artırdı. Artık de ulusal borcu artırmaktan çekineceğini sanmıyorum. Bunun manası, tanınan programların yahut savunma harcamalarını kesmek yerine vergileri azaltacağıdır.”

 Prizmabet, online bahis ve oyun dalında değerli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve yararlı bir tecrübe vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Taşınabilir uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her düzeyden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve daima güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.