Türkiye’nin dev şirketi Dardanel’den flaş karar! KAP’a ‘hisse satışı’ açıklaması geldi

Niyazi Önen Holding, Dardanel’de yüzde 17,06 payın satışı konusunda görüşmelere başlama kararı aldı.

KAP’a yapılan açıklamaya göre; şirket sermayesinin yüzde 17,06’lık kısmına karşılık gelen 100 milyon adetlik bölümünün yurtdışında yerleşik bir yatırımcıya satılması için görüşmeler yürütülecek.

Niyazi Önen Holding, görüşmelerin Dardanel’de şirket sermayesinin yüzde 51,5’lik kısmının sahibi olarak kalacağımız şekil, kayıt ve şartı ile yürütüleceğini vurguladı.

Görüşmeler için Osman Niyazi Önen ve/veya Aşkın Kurultak’a yetki verildi.

Şirketten KAP’a yapılan açıklama şöyle:

* Şirket hakim ortağımız Niyazi Önen Holding A.Ş. tarafından aşağıdaki şekilde yönetim kurulu kararı alındığı bilgisi tarafımıza iletilmiştir.

* Şirketimizin 28.11.2024 tarihli Yönetim Kurulu toplantısında; Şirketimizin sahibi bulunduğu Dardanel Önentaş Gıda Sanayi A.Ş. hisse senetlerinden (şirketin sermayesinin yüzde 68,60’ına sahibiz) borsada işlem görmeyen 100 milyon adetlik bölümünün (bu miktar şirketin sermayesinin yüzde 17,06’lık kısmına tekabül ediyor) borsa dışı işlemle, yurtdışında yerleşik bir yatırımcı kuruluşa satışı konusunda (her halükarda şirket sermayesinin yüzde 51,5’lik kısmının sahibi olarak kalacağımız şekil, kayıt ve şartı ile) görüşmelere başlanmasına ve bu konuda Osman Niyazi Önen ve/veya Aşkın Kurultak’a yetki verilmesine karar verilmiştir.

Dardenel şirketi hakkında

Türkiye’nin Balık Uzmanı sloganıyla tanınan Dardanel şirketi Niyazi Önen tarafından 1984’te kuruldu.

Çanakkale merkezli Dardanel, deniz ürünleri, dondurulmuş gıda, konserve gıda ile hazır yemek üretimi yapıyor.

1992 yılında spor faaliyetleri ile de adını duyuran marka Çanakkalespor’u satın aldı ve takımı birinci lige taşıdı

1994’ten bu yana Borsa İstanbul’da işlem gören şirketin ürün yelpazesinde ton balığı, konserve yiyecekler ve hazır sandviçler bulunuyor.

Dardanel, 2011 yılında Dardenia adlı bir restoran zinciri kurdu. İstanbul merkezli Dardenia’nın İstanbul’da yedi, Çanakkale’de bir olmak üzere toplam sekiz şubesi bulunuyor.

İşte boykotun gücü: McDonald’s hızla çakılıyor

ABD’li fast food zinciri McDonald’s, 2024’ün üçüncü çeyreğine ait bilançosunu açıkladı. Şirketten yapılan açıklamaya göre, McDonald’s’ın küresel karşılaştırılabilir satışları bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 1,5 azaldı. Böylece şirketin satışlarında üst üste ikinci çeyrekte düşüş kaydedildi.

Fransa ve İngiltere’de satışlar çakıldı

Söz konusu dönemde restoran zincirinin ABD satışları yüzde 0,3 artarken, “Uluslararası İşletilen Piyasalar” segmenti satışları yüzde 2,1 ve franchising haklarını stratejik ortaklara lisansladığı restoranların bulunduğu “Uluslararası Gelişmiş Lisanslı Pazarlar” segmenti satışları yüzde 3,5 düştü.

Bilanço açıklamasında, “Orta Doğu’daki savaşın devam eden etkisi ve Çin’deki olumsuz karşılaştırılabilir satışlar, Latin Amerika’daki karşılaştırılabilir olumlu satışlarla dengelendi.” değerlendirmesi yer aldı.

McDonald’s, Fransa ve İngiltere’de de satışlarının düştüğünü bildirdi.

Net kâr üçüncü çeyrekte yüzde 3 azaldı

McDonald’s’ın geliri, yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3 artarak 6,87 milyar dolar oldu. Şirketin geliri, bu dönemde 6,82 milyar dolar olan piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti.

Şirketin net karı ise üçüncü çeyrekte yüzde 3 azalışla 2,26 milyar dolara geriledi. Şirket geçen senenin aynı döneminde 2,32 milyar dolar kar elde etmişti.

Geçen senenin üçüncü çeyreğinde 3,17 dolar olan şirketin hisse başına karı da 2024’ün ayını döneminde 3,13 dolara geriledi.

McDonald’s Üst Yöneticisi (CEO) Chris Kempczinski, finansal sonuçlara ilişkin açıklamasında, tüketicilerin harcamaları konusunda dikkatli olmaya devam ettiğini belirtti.

Küresel boykotlar McDonald’s’ı vurdu

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları nedeniyle boykotların hedefi haline gelen McDonald’s’ın finansal sonuçları, geçen yılın son çeyreğinden itibaren olumsuz etkilenmişti.

Restoran zincirinin geliri, geçen yılın son çeyreğinde Orta Doğu’daki çatışmaların şirketin satışlarını etkilemesiyle piyasa beklentilerinin altında kalırken, bu yılın ilk çeyreğinde Orta Doğu’daki restoranlarını da içeren pazar grubundaki satışları gerilemişti.

McDonald’s’ın küresel karşılaştırılabilir satışları, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 1 azalarak 2020’den bu yana ilk kez düşmüştü.

Şirketin küresel satışları üçüncü çeyrekte de yüzde 1,5 ile son 4 yılın en büyük düşüşünü kaydetmiş oldu.

McDonald’s, geçen hafta bazı restoranlarında üretilen hamburgerlerde koli basili (E.Coli) bakterisinin tespit edilmesinin ardından hisselerinde sert kayıplar yaşamıştı.

NCM Araştırma Yurt Dışı Piyasa Bülteni: ABD Hazine Tahvili Getirilerindeki Artış Hisseleri Etkiledi

S&P 500 Endeksi, altı hafta üst üste kazanç sağladıktan sonra düşüşle kapandı. ABD Hazine tahvillerindeki hareketler, yatırımcı beklentilerini etkilerken, Fed’in faiz indirim döngüsünün daha yüzeysel olacağı yönündeki fiyatlamalar dikkat çekti. Büyük sermayeli hisseler küçük sermayeli hisselere kıyasla daha dirençli kalırken, teknoloji ağırlıklı Nasdaq Bileşik Endeksi hafifçe yükseldi.

Haftanın yıldızı hiç şüphesiz Tesla’ydı. “Muhteşem Yedili”yi geride bırakan Tesla, S&P 500’de en iyi performansı sergileyerek endeksin daha büyük bir düşüş yaşamasını engelledi. Elektrikli araç üreticisi, çeyrek dönemlik güçlü bilanço raporuyla ve 2025 için %20-%30 satış büyüme hedefi açıklamasıyla %22’lik rekor bir yükseliş yaşadı.

Öte yandan, Apple’ın hisseleri, önde gelen Wall Street analistlerinin iPhone 16 satış projeksiyonlarını düşürmesiyle değer kaybederek piyasayı aşağı çekti.

Haftanın bir diğer öne çıkan gelişmesi Bej Kitap’tan gelen durgun büyüme sinyalleriydi. Ekonomik verilerin sınırlı olduğu haftada, Fed’in Bej Kitabı, ABD genelinde sınırlı ekonomik büyüme raporladı. İş gücü talebinde hafif bir düşüş ve enflasyonun yavaşlaması dikkat çekerken, uzun vadeli Hazine getirilerindeki yükseliş devam etti. Pazartesi günü %4,20 seviyesine çıkan 10 yıllık ABD Hazine getirisi haftayı bu seviyede kapattı.

Bu hafta ne olacak?

S&P’nin son yedi haftada %7’lik rallisinden sonra yatırımcıların yaklaşan seçimler öncesi risklerini azaltmaya başlayabileceğini düşünüyoruz. Gelecek hafta beş büyük teknoloji şirketinin bilanço açıklamalarıyla volatilite artabilir. Ayrıca, tahvil getirilerindeki hızlı yükselişin devamı satış baskısını artırabilir. Cuma günü açıklanacak aylık istihdam raporu da piyasalarda güçlü bir hareket yaratabilir. Teknik olarak yukarı yönlü trendler korunurken, Tahvil getirilerinin düşmesi veya mega-kap teknoloji şirketlerinin çok güçlü sonuçlar açıklaması beklentimizi bozabilir, ancak genel olarak önümüzdeki haftayı “hafifçe düşüş ve volatil” olarak değerlendiriyoruz.

S&P 500 Endeksi,  Dow Jones Industrials Endeksi  Teknik Görünüm

S&P 500 (SPX) Endeksinde, yükseliş eğilimi eskisi kadar güçlü olmasa da devam ediyor. Dalgalı bir haftaya rağmen endekste kapanış yeni “all time high” seviyesi olan 5.878 seviyesinin altında 5.808 seviyesinden gerçekleşti. Beklentimiz yaklaşan seçimeler öncesi düşen risk iştahı ile beraber bu seviyelerin korunacağı ve daha sakin bir hafta geçirileceği yönünde. Veri akışına bağlı olarak geri çekilmelerin yaşanması durumunda ilk etapta 5.760 destek seviyesi olarak izlenebilir.   Dow Jones Endeksinde, 25 Ekim Cuma günü 42.114 seviyesinde işlem gördü ve bir önceki işlem seansına göre %0,61 düşüş kaydetti. Geride bıraktığımız dört haftalık dönemde %0,14 kayıpla işlem gördü; ancak son 12 aylık performansında %28,46’lık dikkat çekici bir artış yaşadı. Dow Jones Endeksinde de teknik olarak pozitif henüz bozulmuş değil. Bu hafta itibari ile alım iştahının sürmesi halinde kayıplar telafi edeilebilir. 42.500 seviyesinin aşılamaması halinde ise 41.800 seviyesi ilk psikolojik destek konumunda.

Önemli Şirket Haberleri ve Beklentiler

TSMC, Huawei AI işlemcisinde çip bulunmasının ardından Sophgo’ya sevkiyatı durdurdu. Nvidia (NVDA),tahttan indirilen Apple (AAPL), Cuma günü, yapay zeka çiplerine olan doymak bilmez talebin de etkisiyle hisse senetlerinde yaşanan rekor yükselişin ardından dünyanın en değerli şirketi seçildi.

Nvidia günü yüzde 0,8 artışla 3,47 trilyon dolarlık piyasa değerine ulaşırken, Apple’ın hisseleri yüzde 0,4 artışla 3,52 trilyon dolarlık değere ulaştı. Volkswagen, 4 milyar avro tasarruf etmeyi hedefleyerek, ana markası için %10’luk ücret kesintisi ve iki yıllık ücret dondurma gibi bir dizi maliyet azaltma önlemini araştırıyor. Alphabet’in (GOOGL), araştırma ve alışveriş gibi görevleri tamamlamak için web tarayıcısını ele geçiren yapay zeka teknolojisi geliştiriyor.

Çin’in Alibaba,  Cuma günü yaptığı açıklamada, e-ticaret devinin tekelci uygulamaları iddiasıyla yatırımcılar tarafından ABD’de açılan toplu dava için 433,5 milyon dolar ödemeyi kabul ettiğini duyurdu. Blackstone eyaletler arası boru hattı hisselerini satın almak için görüşmelerde bulunuyor. Yaklaşık 3,5 milyar dolar değerinde bir anlaşma. Boeing (BA), Şirketin uzay işinin bazı bölümlerini satmayı düşündüğünü bildirdi. Capri, ABD mahkemesinin Tapestry ile 8,5 milyar dolarlık birleşmeyi engellemesinin ardından %46 düştü. Delta, kitlesel uçuş aksaklıklarına yol açan yazılım güncellemesi nedeniyle CrowdStrike’a dava açtı.

Nasdaq 100 Endeksinde, bu hafta dikkat çekici bir performans sergileyerek tüm zamanların en yüksek seviyelerine yakın yerlerde fiyatlanmaya devam ediyor ediyor. Tesla ve ServiceNow’un güçlü bilanço sonuçları ile Nvidia’nın bu hafta kaydettiği yeni rekor seviyeler, teknoloji sektöründeki pozitif havayı desteklemiş görünüyor. Ayrıca, ‘Muhteşem 7’nin beş devinin önümüzdeki hafta bilanço açıklayacak olması, yatırımcıların mega ölçekli teknoloji şirketlerinin kazançlarına dair güvenini artırmış olabilir. Kısa vadeli teknik görünüm yükseliş ivmesinin bir süre daha devam edebileceğine işaret ediyor.

Caesars hisseleri beklenmedik 3. çeyrek zararı nedeniyle düşüşte

Caesars Entertainment Şirket’i üçüncü çeyrekte beklenmedik bir zarar açıkladı ve şirketin hisseleri bugün piyasa kapanışı sonrası işlemlerde %4 düştü. Şirket, hisse başına 4 cent zarar açıkladı. Bu rakam, LSEG verilerini kullanan analistlerin hisse başına 12 cent kâr beklentisiyle keskin bir tezat oluşturuyor.

Kumarhaneleri ve tatil köyleriyle tanınan şirket, bu düşüşün temel nedenleri olarak bölgesel pazarlarındaki artan rekabeti ve inşaat kaynaklı aksamaları gösterdi. Özellikle, ABD bölgesel pazarı, pazara yeni rakiplerin girmesi ve mevcut oyuncuların tekliflerini genişletmesi nedeniyle zorluklarla karşı karşıya kaldı. Şirket daha önce özellikle Indianapolis’te Churchill’in Terre Haute kumarhane resortunun açılmasıyla önemli bir rekabetle karşı karşıya kaldığını belirtmişti.

Bu rekabet baskılarının etkisi, şirketin bölgesel segment satışlarında açıkça görüldü ve %7,6 düşüşle 1,45 milyar $ olarak gerçekleşti. Ayrıca Caesars, şu anda 435 milyon $’lık bir renovasyon geçiren New Orleans mülkündeki inşaat aksamaları nedeniyle de engellerle karşılaştı.

Genel olarak, Caesars’ın 30 Eylül’de sona eren çeyrek için geliri %4 düşüşle 2,87 milyar $ olarak gerçekleşti ve beklenen 2,92 milyar $’ın altında kaldı. Bu düşüş, Reno, Nevada merkezli şirketin zorlu bir pazar ortamında yoluna devam ettiği bir dönemde gerçekleşti.

Reuters bu makaleye katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Otomotivde ve uçak sanayiinde kusursuz üretime doğru gidiyoruz

Necmi ÇELİK

İsveç merkezli sensor, yazılım ve otonom teknolojiler şirketi Hexagon satınalma ve birleşmelerin yanı sıra odaklı yeni büyüme vizyonu sayesinde bugün küresel bir şirkete dönüşmüş durumda.Hexagon Türkiye Genel Müdürü Koray Alpaslan, Hexagon’un dünyada Airbus ve NASA, Ford, Tesla, Johnson & Johnson, LG ve otomotivde BYD, Cherry, Audi, Volkswagen Grup gibi birçok şirkete hizmet verdiğini, Türkiye’de ise otomotiv ve uçak sanayi başta olmak üzere Türk sanayisinin önemli bir bölümünde Hexagon teknolojilerinin kullanıldığını belirtiyor. İFM’de Kalite Fuarı sırasında görüştüğümüz Koray Alpaslan’ın DÜNYA Gazetesi’nin sorularına verdiği yanıtlar şöyle oldu:

Hexagon kurumsal yolculukta hangi aşamada bulunuyor?

Hexagon kelime olarak altıgen anlamına geliyor. Kısacası birçok mühendislik ve tasarım alanında kullanılan geometrik bir şekil. Şirketimiz Hexagon 50 ülkede yaklaşık 24 bin 500 çalışan ile faaliyet gösteren, Nasdaq ve Stockholm borsalarında işlem gören, 5,4 milyar euro ciroya sahip sensör, yazılım ve otonom teknolojilerini birleştiren dijital gerçeklik çözümlerinde dünya lideri olan bir markadır. Hexagon halihazırda 5 farklı iş kolunda (Asset Lifecycle Intelligence, Autonomous Solutions, Geosystems, Safety, Infrastructure & Geospatial ve Manufacturing Intelligence) faaliyet gösteriyor. Burada üzerine konuştuğumuz alan ise Üretim Zekâsı veya Manufacturing Intelligence. Hexagon, metroloji yani ölçüm cihazları alanında benzersiz çözümler sunan bir şirket.

Türkiye’de 40 kişilik ekip

Hexagon Türkiye hakkında bilgi verebilir misiniz?

Hexagon Türkiye, 2007 yılında başarılı iş geliştirme faaliyetleri ve Türkiye pazarında tespit edilen önemli potansiyel doğrultusunda ana şirketinin aldığı stratejik bir kararla faaliyetlerine başladı. Şirketin Türkiye’deki kuruluşu, mevcut bir iş ortağının satın alınması ve tüm ekibinin Hexagon’a entegrasyonu yoluyla gerçekleşti. Böylece devam eden faaliyetler ve gelecek için sağlam bir temel atıldı. Türkiye’de toplamda 40 kişilik bir ekiple çalışıyoruz.Ankara ve Bursa’da yerleşik ofis ve laboratuvarlarımız bulunuyor. Satışını gerçekleştirdiğimiz cihazlarımıza yönelik kalibrasyon hizmeti sunuluyor. Türkiye’de güncel olarak 2000’in üzerinde makinemiz mevcut ve bunların yarıya yakını taşınabilir sistemlerden oluşuyor. Laboratuvarlarımızda bu makinelerin yurtdışına gönderilmesine gerek kalmadan tüm hizmetler verilebiliyor. Otomotiv, havacılık, savunma başta olmak üzere genel üretim, elektronik, medikal ürün sektöründe bu makineler kullanılıyor. Türkiye’de bizim makinelerimizin genel pazar hacminin 40-45 milyon euro arasında olduğunu tahmin ediyoruz.

Hangi sektörlere hitap ediyorsunuz?

9 binden fazla çalışanı bulunan Hexagon MI (Üretim Zekâsı) bölümü, otomotiv, havacılık, savunma ve genel üretim sektörleri gibi alanlarda faaliyet gösteriyor. Metroloji alanında belki de sadece bize özgü olacak şekilde bütün sektörlere yönelik geniş bir ürün gamımız var. Optik veya lazer teknolojilerimizle, koordinat ölçüm makinelerimizle hem saç telinin 1/100’üne denk gelecek mikron seviyesinde hem de bir geminin otomobilin veya uçağın tamamını ölçebilecek büyüklükte çözümler sunuyoruz.

CERN laboratuvarında lazer tarayıcılar

Müşterileriniz arasında kimler var?

Hem ulusal hem de global ölçekte, sektörünün öncü ve tanınmış şirketleri müşterilerimiz arasında yer alıyor. Örneğin Airbus, Volvo, Ford ve ilaç sektöründe yer alan Bayer var. Ayrıca dünyadaki en önemli bilim merkezlerinden CERN laboratuvarında da bizim lazer tarayıcılarımız kullanılıyor. Dünyada insanoğlunun yaptığı en büyük makine CERN’de yer alan dairesel parçacık hızlandırıcıdır. Orada teknolojimizin kullanılması bizim için gurur kaynağı. Ayrıca SpaceX, BMW, Türkiye’ye yeni yatırım yapmış olan BYD, Cherry, Audi, Volkswagen Grup markaları bizim teknolojilerimizi kullanıyor. Şu an ticari olarak kullanılan araçların yüzde 95’inde, dünyada mevcut bütün uçakların yüzde 90’ında ve hatta kullanılan bütün cep telefonlarının yüzde 75’inde Hexagon teknolojisi var. Hexagon’un sunduğu gerek yazılım gerekse donanım içeren çözümler bir şekilde günlük hayatımızda karşılık buluyor.

Hexagon’un gelecek vizyonu nedir?

Hexagon Türkiye, özellikle 2023’ten bu yana bir değişim içinde. Yurt dışında bu değişim daha önce başlamıştı. Sadece bir makine üreticisi olmanın ötesinde, müşterilerimizin konsept aşamasından üretime kadar tüm süreçlerini destekliyoruz. Bilgisayar destekli dizayn, mühendislik ve üretim çözümleri sunarak, üretim süreçlerini daha verimli ve hassas hale getiriyoruz. Hexagon, globalde 2030’a kadar her yıl yüzde 12 oranında büyümeyi hedefliyor. Bunun yüzde 3-5’lik bir kısmının satın almalarla gerçekleşmesi planlanıyor. Gelecekte, dijital dönüşüm ve yapay zekâ vizyonumuz doğrultusunda, üretim süreçlerini daha verimli ve akıllı hale getirmeye devam edeceğiz. Ayrıca, sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği konularında yeni projeler geliştirmeyi hedefliyoruz.

Son 50 yılda üretim süreçlerinde ölçüm teknolojileri nasıl değişti?

Elbette her zaman üretim yapılıyordu. Ancak üretim hassasiyeti ve kontrolü farklıydı. En basitinden mikrometrelere bakacak olursak, mikron seviyesinde ölçen cihazlar geçmişte bu kadar hassasiyetle ölçemiyordu. Üretimin her alanında makine hassasiyeti artık oldukça önemli. Geçmişte bu kadar hassasiyetle ve tekrarlanabilir şekilde ölçemiyorken şu an neredeyse kusursuz bir ölçüm yapılabiliyor. Örneğin 10.5 mikron ölçüsünde üretilmesi gerekirken 10.3 mikron üretildiğinde uyarı veren ya da üreticinin bilgisi dahilinde onay veren ölçüm yazılımlarımız var. Yazılımların yanı sıra ölçüm işlemlerini gerçekleştiren sabit ve taşınabilir makinelerimiz de bulunuyor. Bu sistemler ve yazılımların olmadığı zamanlarda tahmin edersiniz ki; üretici firmaların işi oldukça zordu. Son 40-50 yılda bu noktada dünyada devasa bir ilerleme var. Teknoloji gittikçe olgunluk ve mükemmellik noktasına yaklaşıyor.

Artık her şeyin daha pratik hale geldiğini söyleyebilir miyiz?

Tabii ki. Mesela büyük bir ölçüm yapılması gerekiyor ve bunu ekipman, kablo bağlantıları nedeniyle fiziki olarak yapmak oldukça zor. Bu ölçümü artık kablosuz bağlantıyla kusursuz bir şekilde yapma ve verileri hızlı bir şekilde bilgisayar ortamında işlenebilir hale getirme imkanına sahibiz. Bir diğer önemli gelişme de Nexus sistemini kullanarak bulut tabanlı bir yapı ile muhtelif coğrafi bölgelerden alınan verileri, farklı ülkelerdeki uzmanların birlikte çalışabilir hale gelmesi. Microsoft, Amazon Web Services ve Nvdia gibi iş ortaklarımızla hayata geçirdiğimiz bu teknolojiyi önümüzdeki yıl Türkiye’de de müşterilerimizin hizmetine sunmayı planlıyoruz.

Kendi yapay zekamızı yarattık

Yapay Zekayı iş süreçlerinizde nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hexagon, yapay zekayı üretim süreçlerine erken aşamada dahil eden kuruluşlardan biridir. Öncelikle, bu teknolojiyi kullanmaya makine öğrenimi ile başladık. 2014 yılında ise bunu tüm süreçlerimize entegre ettik. Ardından, 2018’de derin öğrenme kavramını süreçlerimize ekledik. 2022’de ise üretken yapay zekayı entegre ettik ve bunu “Hexagon ChatGPT” olarak adlandırdık. Bu, açık kaynak versiyonundan farklı bir yapı; çünkü verilerimizin herkesle paylaşılmasını istemiyoruz.
Kısacası bize özel bir Hexagon ChatGPT geliştirdik. Bu sistemi, GitHub ve Nexus gibi destekleyici uygulamalarla bir arada kullanarak sektörel çözümler üretiyoruz. Günümüzde bugün birçok şirket cirolarının yüzde 6-8’ini AR-GE’ye ayırıyor. İlaç şirketlerinde bu oran yüzde 15’lere çıkabiliyor. Büyük teknoloji şirketlerinde ise bu oran yüzde 25’lere kadar yükselebiliyor. Biz Hexagon olarak satışlarımızın yüzde 15’ini AR-GE’ye ayırıyoruz. 610 milyon euroluk bir AR-GE bütçemiz var. Bu yaklaşım rekabetçi ortam içerisinde Hexagon’u sürdürülebilir ve güçlü kılıyor.

Türkiye Sigorta için Endeksin Üstünde Getiri önerisi

Türkiye Sigorta (TURSG; Endeksin Üzerinde Getiri; 12A HF: TRY19,40),  3Ç24’te önceki çeyreğe yatay bir seviyede (+%38 y/y) 3,07 milyar TL  net kar açıkladı.

Net kar, 3,05 milyar TL seviyesindeki beklentimize ve  3,06 milyar TL olan piyasa beklentisine paralel gerçekleşti. Şirket’in özkaynak karlılığı %54,5 seviyesinde oldu (2Ç24: %60,7; 6A24: %71,0).

Şirket’in bu çeyrekte teknik karı 88 milyon TL olurken (2Ç24: 198 milyon TL zarar) bileşik oran, trafik segmentindeki iyileşmenin etkisiyle 2Ç24’teki 102% seviyesinden %99’a geriledi.

Brüt prim üretimi çeyreklik yatay bir seyirle 22,2 milyar TL olarak gerçekleşirken, sağlık segmenti çeyreklik %125’lik büyüme ile ön plana çıktı.

Bununla birlikte, ilk 9 aylık prim üretiminde sağlık segmentinin payı 6A24’teki %7 seviyesinden %8’e çıkarken yangın & doğal afetler segmenti %27 ile prim kompozisyonundaki en yüksek paya sahip oldu.

Şirket’in yatırım portföyü çeyreklik bazda %11 artış göstererek 49,7 milyar TL’ye ulaştı (1Ç24: 44,8 milyar TL). 9A24 itibariyle, Şirket’in yatırım portföyünün %36’sı TL mevduattan oluşmaktadır (6A24: %23).

Net yatırım geliri geçen çeyreğe göre %9 artışla 4,5 milyar TL olurken, yıllıklandırılmış getiri oranı 2Ç24’teki %40 seviyesinden %38’e geriledi.

Sonuçların ardından, Şirket 2024 için 100 milyar TL’nin üzerinde brüt prim üretimi (9A24: 72,6 milyar TL) ve %100’ün altında bileşik oran (9A24: %97) beklentilerini korudu.

Yorum ve Değerlendirme: 3Ç24 sonuçlarını “Nötr” olarak değerlendiriyoruz.

Türkiye Sigorta için “Endeksin Üzerinde Getiri” tavsiyemizle birlikte 12 aylık hedef fiyatımızı TRY19,40/hisse seviyesinde koruyoruz. Hisse, tahminlerimize göre bir yıl ileriye dönük 1,5x F/DD ile işlem görürken 3 yıllık tarihsel ortalama olan 2,7x ve 5 yıllık tarihsel ortalama olan 2,3x’e göre %44 ve %35 iskontoya karşılık gelmektedir.

Ak Yatırım şirket değerleme raporu

Teknoloji devi Microsoft Bitcoin için toplanacak

SEC’ye yapılan bir başvuruya göre, Microsoft hissedarları aralık ayında Bitcoin’i şirket bilançosuna eklemeyi oylayacak.

Teknoloji dünyasını kasıp kavuran Microsoft, kripto piyasasını hareketlendiren bir haberle gündemde yer edindi. Ulusal Kamu Politikaları Araştırma Merkezi (NCPPR), Bitcoin’in bir yatırım aracı olarak değerlendirilmesi için teklif sundu. Söz konusu teklif, Microsoft hissedarları tarafından değerlendirilecek.

Geçtiğimiz gün SEC’ye yapılan başvuruda, hissedarların 10 Aralık’ta oy kullanacağı ve oylamanın kamuya açık olacağı bildirildi. Oylama, Bitcoin’in Microsoft bilançosuna eklenip eklenmemesini ele alacak. 3,16 trilyon dolar piyasa değerine sahip olan şirketin yönetim kurulu, hissedarlara Bitcoin’e dair teklifin reddedilmesini tavsiye etti.

Microsoft için Bitcoin önerisi

10 Aralık’taki hissedarlar toplantısında oy kullanacak belirli hissedarlara, Bitcoin’e yatırım yapmanın değerlendirilmesi önerildi.

Teklifi sunan NCPPR, MicroStrategy’nin Bitcoin rezervleriyle elde ettiği başarıyı ve yüzde 300’e yakın büyümeyi örnek gösterdi. Spot Bitcoin ETF’lerin kurumsal ekosistemin kapılarını araladığını belirten NCPPR, Microsoft’un inovasyona dahil olması gerektiğini savundu.

Bitcoin’in enflasyona ve şirket tahvil getirilerine karşı bir koruma görevi üstleneceğini savunan NCPPR, şunları kaydetti;

“Şirketler en azından varlıklarının bir kısmını, hatta sadece yüzde 1’ini Bitcoin’de tutmanın faydalarını değerlendirmelidir.”

Cointelegraph’a göre, Microsoft’un Bitcoin’e yatırım yapma ihtimali bulunmuyor. Yine de şirket, 2014 ve 2018 yılları arasında Xbox mağazasında Bitcoin ödemelerini kabul etti.

Microsoft, yapay zeka teknolojisine yaptığı yatırımlar ile dikkatleri üzerine çekmişti. Şirketin planları arasında, blokzincirin ön planda olmadığı görülüyor.

Şirketin yönetim kurulu, Bitcoin de dahil olmak üzere değerlenebilir varlıkları araştırdıklarını, ancak Bitcoin’e yatırım yapılması yönündeki teklifin mevcut dönemde kabul edilmemesi gerektiğini aktardı.

Microsoft’un hisseleri 24 Ekim’de yüzde 0,03 artış göstermiş ve 424,7 dolara temas etmişti.

Ünlü Bilgisayar Markalarının Bilgisayar Üretmeden Önce Ne Yaptıklarını Öğrenince Biraz Şaşırabilirsiniz!

Onların bu ilginç başlangıçları, hiç beklemedikleri serüvene de kapı aralamış oldu.

Hepsini de bilgisayar modelleri ile tanısak da aslında onlar, bugünkünden çok farklı üretimler gerçekleştirdiler.

En ilginci ile listeye başlayalım: Samsung.

1938’de Güney Kore’de kurulan Samsung, başta bir gıda ve balık ihracatçısı olarak sektöre adım attı. Daha sonra şeker, tekstil ve sigorta gibi birçok farklı sektöre girdi. 1960’larda ise elektronik sektörüne adım atarak televizyon, buzdolabı ve diğer ev aletlerini üretmeye başladı.

Bilgisayar üretimi ise 1980’lerde başladı. Bugün bilgisayar çipleri, bellek ürünleri ve dizüstü bilgisayarlar üretiyor.

Sony’i elektronik bir marka olarak bilsek de kendisi bir zamanlar radyo tamiri yapıyordu.

1946’da kurulan Sony, başlangıçta elektronik test ekipmanları ve radyo tamiri yapıyordu. Şirketin ilk ürünü ise ilginçtir ki pirinç pişirme makinesiydi. Daha sonra ünlü marka, manyetofonlar, radyolar ve Walkman gibi devrim yaratan ses cihazlarıyla tanındı.

1990’larda ise hafızalara kazınan meşhur VAIO markası altında dizüstü bilgisayar üretmeye başladı.

Bilgisayar deyince akla ilk gelen Microsoft, programlama dili derliyordu.

1975’te kurulan Microsoft’un ilk yaptığı şey bir BASIC programlama dili derlemekti. Bilgisayarlar zaten ortaya çıkmıştı, ancak Microsoft bu dönemde donanım üretmiyordu. Şirketin odağı, yazılım geliştirmekti.

2000’li yıllarda ise Surface serisiyle bilgisayar üretimine başladı.

Ünlü bilgisayar markalarından birisi olan HP de test ekipmanları üreten bir şirketti.

HP, 1939’da elektronik test ekipmanları üreten bir şirket olarak kuruldu. İlk ürünlerinden biri de ses frekanslarını ölçen bir osilatördü ve bu cihaz, Walt Disney tarafından “Fantasia” filmindeki ses düzenlemeleri için kullanılmıştı.

1966’da ise HP, ilk mini bilgisayarını (HP 2116A) piyasaya sürdü ve daha sonra masaüstü bilgisayar ve yazıcı üretimine adım attı.

Bilgisayardan çok uzak bir yerde olan IBM, tartı bile satmıştı.

1911 yılında kurulan IBM, ilk olarak ticari zaman saatleri, tartı makineleri ve delikli kart tabanlı veri işleme makineleri üretti. O dönemde IBM’in en ünlü ürünü, delikli kart sistemleri ile veri işlemekti. Özellikle devlet ve büyük şirketler için veri işleme sistemleri sağlıyorlardı.

Şirket, 1950’lerde dijital bilgisayar üretimine başladı.

Sektöre uzak olmasa da Lenovo’nun da başlangıçta bilgisayar ürettiğini söylemek güç olur.

Lenovo, 1984 yılında Çin’de kurulmuştu. Şirketin başlarda amacı teknoloji ve bilgisayar distribütörlüğü yapmaktı. Başlangıçta IBM ve diğer büyük markaların bilgisayarlarını satarak işe başladılar.

2005 yılında ise IBM’in kişisel bilgisayar bölümünü satın alarak uluslararası alanda büyük bir bilgisayar üreticisi oldu.

Başta bilgisayar üretimi yapmayan bir diğer şirket de Asus.

1989’da Tayvan’da kurulan Asus, başlangıçta anakartlar ve bilgisayar bileşenleri üretimi yapıyordu. Şirket, bilgisayar teknolojisinin temel parçaları olan anakart, grafik kartı gibi ürünlerle sektöre adım attı.

2000’lere gelince de kendi markası altında dizüstü bilgisayar ve tabletler üreterek sektöre adım atanlar arasında yerini aldı.

Sürpriz sonlu: Toshiba, telgraf ekipmanları üretiyordu.

1875 yılında kurulan Toshiba, ilk başlarda telgraf ekipmanları üreten bir şirketti. Şirket, zamanla elektrikli ürünlere ve ev aletlerine odaklansa da 1980’lerde bilgisayar pazarına adım attı.

Günümüzde öncü konumunda olan bilgisayar markaları, aslında sektöre çok farklı şekilde adım attılar. Hepsinin de bugünkü başarısı ise su götürmez bir gerçek. Peki siz en çok hangisine şaşırdınız?

Kaynaklar: Computer History, İTÜ

Halka Kaliteli ve Ucuz Gıda Satmak Gibi Güzel Bir Amaca Hizmet Eden Tansaş, Neden Bir Anda Ortadan Kayboldu?

Tansaş’ın ilk adımları, İzmir Belediyesi tarafından 1973 yılında oluşturulan ve tanzim satış modeline dayanan bir halk projesiyle atıldı.

Amaç ise temel ihtiyaçların direkt olarak üreticiden halka ulaşmasını sağlamaktı.

Oldukça iyi bir amaca hizmet eden Tansaş, ilk mağazasını 1976’da İzmir Konak’ta açtı ve hızla büyüyerek bir perakende devine dönüştü.

1986 yılındaysa anonim şirket statüsü kazandı ve 1996’da da hisselerinin bir kısmını halka arz etti.

Ancak bu büyüme, şirketin ticari yapısının değişmesine de zemin hazırlamıştı.

90’lı yılların sonunda Tansaş’ın, belediyenin mali sorunlarını çözmek amacıyla özel bir şirkete satılması gündeme gelmişti.

Amacı halka kaliteli ve ucuz ihtiyaç malzemeleri satmak olan Tansaş’ın satılması pek çok çevrede tepki toplamıştı.

Hatta, o yıllarda dönemin eski belediye başkanının Tansaş’ın satışına itiraz ettiği ve satışın oldukça olaylı bir süreç içerisinde gerçekleştiği de biliniyor.

Ancak tüm tepkilere rağmen 1999’da Doğuş Grubu’na satılan Tansaş’ın, sosyal sorumluluk temelli yaklaşımının yerini ticari bir yaklaşım aldı.

Yani herkesin bildiği o Tansaş, artık İzmir’in yerel marketi olmaktan çıkıp dev bir şirketin parçası hâline gelmişti…

İlk başta çok dramatik bir değişim olmadı. Ancak perde arkasında büyük değişikliklerin adımları atılmıştı.

Tansaş, halk için ucuz ürün sağlama misyonundan gitgide uzaklaşmaya başlamıştı.

Doğuş Grubu, bir şirket olarak doğal olarak kâr etmeyi hedefliyordu.

Bu sebeple, fiyat politikaları, işletme yapısı ve büyüme stratejileri tamamen ticari bir bakış açısına göre yeniden düzenlendi ve Tansaş tamamen ticari bir markaya dönüştü.

Artık tamamen ticarileşen Tansaş, 2008 yılında gelindiğinde Türkiye genelinde toplan 252 mağazaya sahipti.

Kuruluşundan bu yana büyümüş olan Tansaş 2002 yılında farklı market zincirlerini de bünyesine katmış olsa da 2008 yılında Migros tarafından satın alındı.

Migros büyümek ve Türkiye’de daha geniş bir pazara hitap etme amacıyla Tansaş’ın %78 hissesini satın alsa da ilk etapta Tansaş ismini değiştirmedi.

Ancak 2016 yılında gelindiğinde tüm Tansaş’lar Migros’a dönüştü ve Tansaş böylelikle aramızdan sesiz sedasız ayrıldı…

Kaynak: Kadir Kuru

2024’ün kabusu, şimdi de Samsung çalışanlarını vuracak

2024 yılında büyük işten çıkarma dalgalarıyla işgücünü azaltan şirketlerin arasına Samsung Electronics de katılıyor olabilir. Reuters’in ismi açıklanmayan kaynaklara dayandırdığı habere göre Samsung, dünya çapında satış ve pazarlama işini yüzde 15 oranında azaltacak ve dünya çapında idari personelini de yüzde 30’a kadar azaltmayı planlıyor.

Ayrıca Reuters’in görüştüğü kaynaklar, işten çıkarmaların 2024’ün sonuna kadar yapılacağını da söylüyor. Şu anda, Samsung’un işten çıkarma kararından kaç çalışanının etkileneceğine dair net bir bilgi bulunmuyor.

Samsung’un konu hakkında yayınladığı açıklamaya göre, operasyonlarındaki “iş gücü ayarlamaları” şirket için rutin bir durum. Ayrıca şirket, bu ayarlamalar için belirli bir iş hedefi olmadığını ve bunların Samsung’un üretim ekibinin hiçbir üyesini etkilemeyeceğini de açıklamaya ekledi.

Reuters’in haberine göre, 2023’ün sonunda Samsung’un 147.000’i yurtdışında olmak üzere 267.800 çalışanı vardı. Habere göre satış ve pazarlama personeli 25.100 kişiden oluşuyordu ve diğer 27.800 çalışan üretim ve imalat dışındaki alanlarda çalışıyordu.

Ortaya çıkan doğrulanmamış söylentiler, Samsung’un yakın gelecekte Galaxy Z Fold 6’nın özel bir sürümüyle birlikte bütçe dostu Galaxy S24 FE akıllı telefonunu piyasaya süreceğini iddia ediyor. Şirketin çok yakında Galaxy Tab S10 serisi tabletlerini piyasaya süreceğine dair haberler de ortaya çıktı. 2025’in başlarında piyasaya sürülebilecek Samsung Galaxy S25 serisi akıllı telefonları hakkında da bazı sızıntılar ve söylentiler bulunuyor ve şirketin uzun zamandır beklenen Samsung karma gerçeklik başlığı üzerinde çalıştığına dair haberler de yayılmaya devam ediyor.